Dünya Kupasına Sahip Olan Ülkeler

Birçok futbol otoritesine göre futbolun en büyük organizasyonu Dünya Kupası. İşte Dünya Kupası şampiyonluğu sevinci yaşayan ülkeler.

Brezilya

Dünya Kupası denildiği vakit akla ilk gelen takım şüphesiz ki Brezilya. Bu kupayı 5 kez kazanarak bu alanda en başarılı ülke olarak yer alan Brezilya ilk şampiyonluğu 1958 yılında yaşarken son şampiyonluğu da 2002 yılında yaşamıştır.dünya kupası kazanmış ülkeler, dünya kupası olan ülkeler, hangi ülkelerin  dünya kupası var

İtalya

Brezilya’dan sonra en başarılı ülkelerden bir tanesi de İtalya’nın 4 şampiyonluğu var. İlk olarak 1934 Dünya Kupası’nı kazanan gök maviler son olarak da Zidane Matarezzi kavgasıyla ön plana çıkan 2006 Dünya Kupası’nı kazanmıştır.

Almanya

Almanya da 4 şampiyonlukla İtalya ile birlikte bu turnuvadaki en başarılı ikinci takım. İlk şampiyonluğu yaşamak için 1954 Dünya Kupası’nı bekleyen Alman Milli Takımı son şampiyonluğu da Brezilya’da düzenlenen 2014 yılında finalde Arjantin’i uzatmalarda yenerek kazandı.

Arjantin

Güney Amerika temsilcisi 2 kez bu turnuvada mutlu sona ulaşarak ezeli rakibi Brezilya’nın bir hayli gerisinde. Arjantin 1978, 1986 yıllarında bu kupayı kazanarak mutlu sona ulaştı.

Fransa

Fransa da bu kupada henüz yeni yeni kazanan takımlardan bir tanesi. İlk olarak 1998 yılında kendi evlerinde düzenlenen turnuvada turnuvanın favori takımı Brezilya’yı finalde 3-0 gibi net bir skorla yenerek kazanan Fransa son olarak da 2018 yılında düzenlenen son Dünya Kupası’nda finalde Hırvatistan’ı yenerek mutlu sona ulaştı.

Uruguay

Tarihteki ilk Dünya Kupası bilindiği üzere 1930 yılında düzenlendi ve bu turnuvanın şampiyonu da Uruguay olarak tarihin ilk Dünya Kupası şampiyonu oldu. Uruguay en son olarak da 1950 yılında kupayı müzesine götürerek kupayı ikişer kez kazanan takımlardan bir tanesi.

İngiltere

İngiltere bu turnuvayı bir kez kazanan takımlardan bir tanesi. 1966 yılında kendi evinde düzenlenen turnuvayı kazanan İngiltere o dönemden sonra hiçbir Dünya Kupası organizasyonunda da bekleneni bir türlü veremedi.

İspanya

2010 yılında Güney Afrika’da düzenlenen turnuvada finalde Hollanda’yı uzatma dakikalarında 1-0 yenerek kupayı müzesine götüren İspanya da böylece turnuvayı kazanan 8. farklı milli takım olmuştur.

Yaya Kurye Kime Denir?

Genel olarak bir yerden bir yere zarf paket ya da eşya taşımakla görevli olan kişi ya da kişilere kurye adı verilmektedir. Kurye olarak görev yapmak isteyen kişi ya da kişilerin kurye olabilmek için gerekli olan belli başlı şartları sağlayabilmeleri önem arz eden bir durum olmaktadır. Bu alanda çalışmak isteyen kişi ya da kişilerin karşılarına farklı çalışma sistemleri çıkmaktadır. Genel olarak 2 farklı çalışma sisteminin yer aldığı kuryecilik alanında; birincisi maaş+sigorta sistemi üzerine kurulu kazanç sistemidir. İkincisi ise; % 50 olarak bilinen ve yapılan her işten alınan yüzdeyle sağlanılanyaya kurye, yaya kurye olmak, kimler yaya kurye olabilir kazanç sistemi olmaktadır. Birinci kazanç sisteminde kurye olarak görev yapacak olan kişi ya da kişiler düzenli olarak her ay maaşlarını alırlar ve sigortaları da yine her ay düzenli olarak yatar. Bu sayede sabit bir gelirleri olmuş olur. İkinci kazanç sistemi ise; daha çok kişinin performansına bağlı olarak değişkenlik gösterebilmektedir. Kişi ne kadar çok çalışır ise; çalıştığı kadar kazanç elde edebilmektedir. Yüzde 50 olarak bilinen kazanç sisteminde ilgili kurye firmaları ya da şirketleri farklı yüzdeler verebilmektedir. Kurye alanında en az özellik gerektiren ve yine 2 farklı kazanç sisteminin yer aldığı kurye; yaya kurye olmaktadır. Genel olarak yürüyerek, metrobüslerle, otobüslerle ya da metrolarla bu iş yapıldığı için; en az özellik bu alanda istenilmektedir.

Genel olarak kurye olabilmek için istenilen belli başlı şartların sağlanabilmesi durumunda yaya kurye olarak görev yapılabilmektedir. Kişinin elinin ayağının tutuyor olması, özellikle görme ya da işitme organlarında ciddi sağlık problemlerinin bulunmaması, en az ilkokul mezunu olunması, iyi derecede Türkçe bilinmesi ve kuvvetli harita bilgisine sahip olunması durumunda; bu işte çalışmak isteyen kişi ya da kişiler bu işi yapabilmektedirler. Bu şartları sağlayabilen kişi ya da kişiler; 2 farklı kazanç sistemi içerisinden kendilerine uygun olanı seçerek çalışabilmektedir. Yürüyerek, metrobüslerle, otobüslerle ya da metrolarla bu işi yapmaktadırlar. Bu yüzden yaya kurye işinde çalışan kişi ya da kişiler; daha çok kısa mesafelerde görevlendirilirler.

En Fanatik Taraftar Grupları

Futbol sadece sahada kalmaz aynı zamanda tribünlerin de oldukça önemi vardır. Zaten bu sebeple ev sahibi avantajı diye bir terim vardır. Tabii ki her taraftar grubunun etkisi aynı değildir. İşte dünyayı etkisi altına alan taraftar grupları.

REDS-URAWA REDS DİAMONDS

Japonya Ligi’nde yer alan takımın taraftar grubu sadece Asya kıtasında değil Avrupa’da bile isminden bahsettirmeyi başarıyor. Öyle ki 8 yıldır tüm maçlarda statları full çekmeyi başarıyorlar.en fanatik taraftar grupları, en iyi taraftar grupları, en fanatik taraftarlar

DELİJE– KIZILYILDIZ

Fanatiklik denildiği vakit Sırp taraftarı gözden kaçırmak olmaz. Kızılyıldız’ın taraftar grubu olan Delije aşırı milliyetçi bir gruptur ve taraftar grubunun önemli bir bölümünü Sırp ordusunun eski askerleri oluşturur.

SİGNAL İDUNA PARK – BORUSSİA DORTMUND

Dortmund en şaşalı günlerinde de en sıkıntılı günlerinde de her zaman taraftar desteğini ele alan bir camia. Öyle ki statlarını hiçbir zaman boş görmek mümkün değil.

GATE 13-PANATHINAKOS

Komşunun taraftar grubu olan Gate 13 de oldukça ateşli bir taraftar grubu. Tribünleri genellikle full dolduran Gate 13 aynı zamanda en soğuk havada bile üstlerini çıkararak takımlarına destek veriyorlar. Aynı zamanda işler kötüye gittiğinde oluşturmuş olduğu baskılarla birçok hocayı ve başkanı da istifa ettirme gücüne sahipler.

Los Borrachos del Tablón-Rıver Plate

Tabii ki ateşli taraftar grubu denildiği vakit akla ilk gelen ülkelerden bir tanesi de Arjantin. İşte Arjantin’in iki büyük takımından biri olan Rıver Plate taraftarı takımlarının küme düşürüldüğü sezonlarda bile desteklerini hiç eksik etmediler.

La Doce-Boca Juniors

Arjantin’in bir diğer büyük takımı olan Boca’nın taraftar grubu da en az River Plate taraftarı kadar ateşli. Özellikle Boca Juniors- River Plate maçları olaylarıyla her zaman gündeme gelmiştir ve çoğu zaman tatsız olaylar maçın önüne dahi geçer.

The Kop-Liverpool

İngiltere’de tribünleri en ateşli grup da şüphesiz ki Liverpool taraftarı. Özellikle “You Will Never Walk Alone” yani asla yalnız yürümeyeceksin bestesini söyledikleri zaman tüylerin diken diken olmaması mümkün değil.

Tabii ki ülkemizde yer alan büyük kulüplerin taraftar grupları da bu listede yer almayı hak eden taraftar grupları arasında yer alıyor.

Burçların Kötü Özellikleri

İşte 12 burcun birbirinden farklı kötü özellikleri

Koç

Egosu oldukça yüksektir. Bu sebeple bazen farkında bile olmadan sevdiklerinin kalbini kırabilir.

Boğa

Çoğu zaman ağır kalır. Bu sebeple de çevresi tarafından sürekli suçlanır. Bir işi yapacağı zaman mutlaka birilerinin desteğini alması gerekir.burçların özellikleri, burçlar ve kötü özellikleri, burçların var olan kötü özellikleri

İkizler

Sıkıntıya gelemeyen bir yapıları vardır. Bu sebeple de çok yakın olduğu kişilerden dahi birden kaçabilme potansiyelleri oldukça yüksektir. Aynı zamanda çeneleri de oldukça düşük olduğu için bazen sıkıcı olabilirler.

Yengeç

Tembellik ve saflıkları en ön plana çıkan kötü özelikleri olarak karşımıza çıkar. Bunun yanı sıra sevimli ve sempatik gözükmek için bazen olmadığı gibi de davranan bir yapısı vardır.

Aslan

Koç burcu gibi egosu yüksek olan bir diğer burç da aslan burcudur. Bunun yanı sıra hiçbir şekilde hatalarını kabul edip ders çıkarmak gibi huyları yoktur.

Başak

Çok titiz bir burçtur. Bu da bazı durumlarda can sıkıcı bir hal alabilir ve aynı zamanda ayrıntılara çok takarlar.

Terazi

Özgürlüğüne çok düşkündür. Bu sebeple de çok çabuk sıkılabilir ve bundan dolayı işlerinde de belli bir düzen olmaz tam alıştım derken başka bir iş arayışına girebilir.

Akrep

Oldukça sert bir yapısı vardır bu bazen can sıkıcı olabilir. Bunun yanı sıra sevdiği kişileri de haddinden fazla kıskanan bir yapısı olduğunu söylemek mümkün olacaktır.

Yay

Eğlenceyi çok sever fakat bu çoğu zaman sorumluluklarından kaçmasına yol açar. Bunun yanı sıra her şeye olumlu yönden bakmak ister fakat bu da gerçeklerden uzaklaşmasına sebep verir.

Oğlak

Aşırı bir şekilde maddiyata önem verir. Bunun yanı sıra duvar gibidir bu da duygusuz gözükmesine yol açabilir.

Kova

İşine geldiği zaman yalan söylemekten hiçbir şekilde kaçınmaz. Bunun yanı sıra oldukça menfaatçi bir yapısı olduğunu da söylemek mümkündür.

Balık

İçine kapanık bir burçtur bu sebeple hayatında yer alan yakın kişiler bile çoğu zaman tam olarak ne düşündüğünü tahmin edemez. Bunun yanı sıra gereğinden fazla hayal kurup bazen de paranoyakça durumlara yaklaşır.

FM’de Efsane Olan Futbolcular

CM&FM serileri futbola ilgi duyan herkesin en az bir kez oynamış olduğu serilerdir. Bu serilerde bazen çok büyük yıldızları seneler öncesinden keşfetmek mümkündür. Fakat bazen de bu serilerde efsane olsalar da gerçekte o çıkışı bir türlü yakalayamayan futbolcular mevcut. İşte o futbolculardan bazıları.

Tonton Zola-Moukoko

İsveç’li forvet FM serisinde her oyun severin oyun başında Derby’den uygun fiyata satın aldığı bir isimdi. Oldukça başarılı istatistiklere sahip olurdu. Fakat gerçek hayatta Tonton Zola-Moukoko alt liglerde forma giydi ve en sonunda yolu benzinlikte pompacı olmaya kadar düştü.fm futbolcuları, fm futbol oyuncuları, fm oyunundaki efsane oyuncular

Kennedy Bakırcıoğlu

Türk pasaportu sebebiyle özellikle Türkiye Ligi’nde kariyer yapan kişiler yabancı sınırının nefes alması açısından ilk olarak Kennedy Bakırcıoğlu’nu alırdı. Çok geçmeden olağanüstü istatistikler yakalar ve daha sonrasında Barcelona gibi dev kulüplere transfer olurdu. Fakat onun kariyeri oldukça ortalamaydı.

Anatoli Todorov

Bulgar forvet Todorov’un bitiriciliği 20 üzerinden 20’lere çıkar tam bir gol makinesi olurdu. Herkes gerçekte de Todorov’dan son derece ümitli olsa da kariyerinde Bulgar sınırlarını hiçbir zaman geçemedi.

Maxim Tsigalko

Tabii ki bu listenin olmazsa olmaz ismi Tsigalko. Bitiriciliği 20 olan tüm kariyerlerde fırtınalar estiren Tsigalko’yu birçok kişi hile olarak gördüğü için kadrosuna bile almazdı işte o kadar güçlüydü. 1983 doğumlu forvet 2002-2003 sezonunda olacak gibi olsa da daha sonrasında hep sert bir düşüş yaşadı. Tüm kariyerinde sadece 55 gol atan Tsigalko hiçbir zaman Avrupa’nın büyük liglerinde forma giyemedi. Aynı zamanda da sadece 27 yaşında sakatlıklardan dolayı futbolu bıraktı. Daha sonrasında onunla röportaj yapmak için birçok kişi onu arasa da pek iz bulamadılar.

Fredy Guarin

6 numara yani CDM mevkiinin en iyisiydi. FM serisinde istisnasız bir şekilde büyük takımlara gitmekte ve oyunun en iyileri arasında yer almaktaydı. Sadece orta sahada göstermiş olduğu performansla ön plana çıkmaz aynı zamanda duran topları da oyunda en etkili şekilde kullanan isim olarak ön plana çıkardı. Fakat kariyerinde Porto, Inter gibi takımları görerek FM’nin kahin yeteneklerinden birisi olacakken böyle büyük takımlarda bile kendisini gösteremedi.

Motorlu Kurye Olmanın Şartları Neler?

Motorlu kuryeler,  yoğunlaşan trafiği daha hızlı aştığı ve akıcı bir şekilde teslimatı sağladığı için hayatımızdaki kurye teslimatı sağlayan avantaj birimidir. Motorlu kurye olabilmek için kaçınılmaz koşul A2 ehliyetli olmaktır. Ehliyetin araç sürmediği bir ülkede yaşıyorsak, motor kullanmasını da oldukça iyi bilmek gerekir. Motorlu kuryeler kısa mesafelere dağıtım yaptıkları için öncelikli olarak gidecekleri semt, mahalle veya sokaklara hakim olmaları da gerekmektedir.  Bilinmeyen sokaklarda teslimat adresi aramak, samanlıkta iğne aramaya benzer ve bir o kadar da yavaş sürer. Gerekli koşulların yanı sıra yan unsurlarında sağlanması, hem can sağlığımızın riske atılmaması konusunda hemde iş ahlakımızın güvenirliği açısından önem sağlamaktadır.motorlu kurye olmak, moto kurye olma, nasıl moto kurye olunur

Motorlu kurye olabilmek için düzgün bir iş diksiyonu özellikle iş alımları sırasında aranılan niteliktir. Her iş veren veya her firmalar, laubali konuşan eleman yerine daha iyi bir diksiyona sahip eleman çalıştırmak ister.  Yani A2 ehliyeti olup, motorlu kurye olmayı düşünmek, olaylara yüzeysel bakmaktır.  Çevreyle olan iletişiminden, hızlı motor kullanıp kullanılmamaya kadar her şey motorlu kurye olabilmenin niteliklerindendir.

Bazen herkes bulunduğu yörede, ilde veya ilçede iş olanakları bulmayabiliyor. Eğer istihdamın sağlanmadığı yörede yaşıyorsak, başka yerlerde motorlu kurye olmanın zor olduğunu belirtmek gerekir.  Fakat olaylara  da çok olumsuz bakmamak gerekir. Teknolojinin getirdiği ve herkesin cep telefonlarında var olan navigasyon sistemiyle bu sorun neredeyse en az seviyelere inmiştir. Birçok motorlu kurye artık gideceği yeri önceden navigasyon cihazları veya cep telefonlarıyla işaretlemekte, bu cihazlar sayesinde yoldayken bile adres tarifi almaktadır.

Motorlu kurye olan veya olmayı düşünenlere dikkat etmesini istediğimiz unsur ise trafiktir. Çünkü ilkokuldan beri eğitimini aldığımız trafik dersi özellikle Türkiye’de ve hayatımızda uygulanmadığını ölüm ve kaza oranlarından biliyoruz. Eğer aşırı hız tutkunu ve motoru araç gibi değilde arabaların aralarından geçerek teslimat sağlamayı düşünüyorsak değil motorlu kurye olmayı motor kullanmayı bile tavsiye etmemekteyiz.

Gereken koşullar ne kadar sağlanırsa sağlanılsın, A2 ehliyetiniz 10 yıllık olsa bile motorlu kurye olabilmenin kolay bir iş olmadığını belirtmek gerekir.  Teknoloji kullanımınız, diksiyonunuz ve motor sürme beceriniz belirtilenleri sağlıyorsa motorlu kurye olabilmek için önünüzde zorlu engel kalmamaktadır.

Başka Ülkelerde Yapmamanız Gereken Alışkanlıklar

Ülkemizde yapmaya alıştığımız davranışlar, jest ve mimikler ve daha birçok durum farklı ülkelerde yaptığınız vakit hoş karşılanmaz hatta garip dahi karşılanır. İşte yurt dışı ziyaretleri sırasında dikkat edilmesi gereken bazı hususlar.

  • Bahşiş başta ülkemizde olmak üzere birçok ülkede oldukça önem verilen bir konudur. Ayrıca Amerika’da hesabın belli bir yüzdesi kadar bahşiş bırakmak zorunludur. Fakat Japonya’da eğer bahşiş bırakırsanız bu bahşiş kabul edilmeyecektir. Çünkü Japonlara göre garsonlar zaten maaşları tam olarak almaktadır ve ekstra bir ücrete gerek yoktur.ülke dışında yapılmaması gerekenler, diğer ülkelerde dikkat edilmesi gerekenler
  • Hesabı bölüşmek özellikle Fransa’da pek hoş karşılanan bir durum değildir. Yani Almanların aksine Alman usulü hesap ödemek pek hoş karşılanmaz ve genelde yemeği de yemeğe çıkaran kişi öder. Tabii ki kalabalık gruplarda hesabın da bölüşüldüğü olmaktadır.
  • Komşu ülkemiz olan Yunanistan’da el sallamak yok ben almayayım anlamına gelmektedir ve pek kullanılan bir jest değildir.
  • Hepimiz bir manzara fotoğrafı çekerken ya da başka fotoğraflar çekerken ister istemez tanımadığımız kişiler de fotoğrafın içine dahil olabilir. Fakat buna Birleşik Arap Emirlikleri toprakları içerisinde asla izin verilmez ve böyle bir davranış yaptığınız anlaşıldığı vakit de ciddi bir şekilde para cezasına çarptırılabilirsiniz
  • Singapur belki de bu konuda en tuhaf yasakları olan ülkelerin başında gelmektedir. Özellikle ülkemizde düşündüğümüz vakit kuşları beslemek bir hobi olmuştur. Fakat Singapur’da bu durum kesinlikle yasaktır. Aynı zamanda halka açık alanlarda sakız çiğnemenin de yasak olduğu bir ülkeden bahsediyoruz.
  • Bebekler dünyanın birçok noktasında yürütece binerler ve bu şekilde yürümeye alıştıkları düşünülür. Fakat durum Kanada’da farklıdır ve bu durum kesinlikle yasaktır. Sebep olarak da yürütece binmenin bebeğin zekasını oldukça olumsuz yönde etkilediğinin düşünülmesidir.
  • Bir yasak daha komşu ülke Yunanistan’dan. Nasıl ki ülkemizde de birçok tarihi yer ve mekan varsa aynı durum Yunanistan için de geçerli. Yunanistan da bu sebeple tarihi yerler yani müzeler, antik kentler gibi yerlere hiçbir şekilde topuklu ayakkabıyla girilmesine izin verilmiyor ve böylece oluşabilecek aksiliklerin önüne geçildiği düşünülüyor.

Futbolun İcadı

Milyarların ilgiyle izlediği bir spor türü olan futbol ne zaman ortaya çıktı diye çoğu zaman merak ederiz. Futbol FIFA’ya göre 1848 yılında ortaya Cambridge Üniversitesi’nde ortaya çıkmıştır. Fakat bu modern futboldur. Bunun yanı sıra yapılan arkeolojik kazılarda ayakla topa vurmanın Sümerlere kadar dayandığı ortaya çıkmıştır. Fakat bilinen futbola en yakın olanı da Çinliler tarafından oynanan Cuju’dur ve Cuju’nun milattan önce 3.yüzyıla dayandığı bilinmektedir. Cuju oyununu FIFA da resmen tanımıştır. Bu oyun Çinlilerin askeri eğitimlerinden bir tanesidir. Bu oyunda herhangi bir şekilde kale, skor gibi modern futboldan bildiğimiz terimler yok. Sadece belli bir grup belli bir alan içinde birbirlerine topla pas veriyorlar hepsi bu. Bu da bu sebeple futbolu Çinliler bulmuştur tezini çürütüyor.futbol tarihi, futbol icadı, futbol nasıl icat edildi

Cuju dışında bazı oyunlar da Fransa, İtalya gibi ülkelerde geçmişte görülse de FIFA bu tür oyunların futbolla alakası olmadığını belirtmiştir. Yani modern futbolun icadı İngilizlerdir ve 1848 yılında ortaya çıkmıştır.

24 Ekim 1857 Tarihinde kurulan Sheffield FC de kurulan ilk futbol kulübüdür. Yine ilk mili takım da İngiltere Milli takımı olarak tarihe geçmiştir. Yani İngilizler futbolda ilklerin ülkesi olmayı bu şekilde başarmıştır. Futbolun ilk ortaya çıktığı zaman nasıl bir ortam vardı gibi konuları merak edenler için de The English Game dizisi oldukça başarılı bir yapım.

Futbol tabii ki sadece İngiltere ile kısıtlı kalmayacaktı. Daha sonrasında başta Avrupa olmak üzere dünyanın birçok farklı noktasında da futbol oynanmaya başlandı. Ülkeler kendi arasında maçlar yapıyordu fakat bir sorun vardı. Her ülkede farklı kurallar uygulanabiliyordu ortada bir düzenden söz etmek mümkün değildi. Bu sebeple de Fransız gazeteci Robert Guerin’in fikri ve onu destekleyen Belçika, Danimarka, Hollanda, İsveç, İspanya ve İsviçre gibi ülkelerin de katkılarıyla 1904 yılında FIFA kuruldu. Böylece bu tür maçları organize edecek bir kurum oluştu ve oyunun kuralları daha net bir şekilde belirlendi. 1930 yılında da FIFA Dünya Kupası organize edildi ve bu turnuvanın ilk şampiyonu da Uruguay oldu.

Lozan Antlaşması

24 Temmuz 1923 tarihinde İsviçre’nin Lozan kentinde Kurtuluş Savaşı’ndan galip çıkmış Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümetiyle başta İngiltere, İtalya ve Fransa olmak üzere itilaf devleri arasında yapılan anlaşmaya Lozan Antlaşması denmektedir. Lozan Antlaşmasıyla birlikte barış anlaşması yapılmış ve olası bir yeniden savaşın da önüne geçilmiştir.lozan antlaşması, lozan antlaşması nedir, lozan antlaşması niye yapıldı

Bilindiği üzere Osmanlı Devleti 1.Dünya Savaşı’nda Almanya ile birlikte savaşa girmiş fakat savaşın kaybedilmesiyle birlikte dağılma dönemine girmiştir. Mondros Ateşkes Antlaşması ve Sevr Antlaşmasıyla birlikte şu anda içinde bulunduğumuz topraklar İtalya, Fransa, İngiltere ve Yunanistan arasında paylaştırılmıştır. Bu da özgürlüğe en büyük engel olarak görülmekteydi. Bunun üzerine Mustafa Kemal Atatürk 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak Kurtuluş Savaşı’nı başlatmış ve 30 Ağustos 1922’de Büyük Taaruz’un da başarılı olmasıyla birlikte savaştan galip çıkmıştır. Böylece başından beri Sevr Antlaşması’nı kabul etmeyen Türkiye Büyük Millet Meclisi Lozan’a giderek barış anlaşmasını imzalamış ve Sevr geçerli olmadan iptal olmuştur. Lozan Antlaşması’nda Türkiye heyetini İsmet İnönü temsil etmiştir. Tabii ki görüşmeler uzun sürdü. Ekim 1922’de başlayan görüşmeler resmi olarak 24 Temmuz 1923’te tarafların imza atmasıyla birlikte bitti.

Lozan Antlaşması’nda Ele Alınan Önemli Maddeler

  • Kapitülasyonlar kaldırılarak büyük bir yükten kurtulmuş olundu.
  • Sınır anlaşmaları Kurtuluş Savaşı’nda yapılan anlaşmalardaki gibi olmasına karar verildi.
  • Boğazlar Lozan Antlaşması’nda tarafsız bir heyet tarafından idare edilmesine karar verilse de 1936 yılında yapılan Montrö Boğazlar Sözleşmesi’yle birlikte boğazlar tamamen Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenliğine girdi.
  • Osmanlı Devleti’nden kalan borçlar Osmanlı Devleti’nin yıkılmasıyla bölünen devletler arasında paylaştırıldı. Tabii ki en çok pay Türkiye Cumhuriyeti’ne kaldı ve seneler boyu taksitlendirilerek bu borçlar ödendi.
  • Yunanistan savaş tazminatı olarak Karaağaç bölgesini Türkiye’ye verdi.
  • Azınlıklar konusunda da Anadolu ve Doğu Trakya’daki Rumlar ile Yunanistan’daki Türklerin mübadele edilmelerine karar verildi. Bunların dışında kalan azınlıklar o ülkenin vatandaşı olarak kabul gördü.
  • Kıbrıs 1.Dünya Savaşı sırasında Osmanlı’nın elinde olsa da daha sonrasında İngiltere’nin eline geçmişti. Bu şekilde devam etmesine karar verildi fakat daha sonrasında 1974 yılında Türkiye Kıbrıs’ın yarısını alarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni kurdu.

Murphy Kanunları Nedir?

Hayatımızda her şeyin ters gittiği ve hep böyle gideceğini düşündüğümüz zamanlar mutlaka olmuştur. İşte buna Murphy kanunları denilmektedir. 1949 yılında bir deney sonucunda ortaya çıkan bir kanundur. Bu kanunları ortaya çıkaran Edward Murphy insan bedeninin en fazla ne kadar ivmeye dayanabileceğini ölçmek için bazı denemeler yapıyordu. 16 değişik noktaya akselometre takılacaktı ve bu da sadece iki farklı şekilde oluyordu. Ve orada bulunan bir mühendis 16 akselometreyi de yanlış taktığı zaman Murphy belki de uzun yıllardır düşünmüş olduğu kanunları böylece ortaya çıkardı. Murphy’e göre bir işin başarılı olması için birden fazla olasılık varsa ve kişinin başarılı olması için seçim yapması gerekiyorsa işte o zaman yanlış seçim yapacaktı.

Murphy kanunları; Murphy yasaları, Murphy kanunu ne demek
murphy-kanunlari-nedir

Murphy bunun için birçok kanun ortaya koydu. Örneğin bir defter kaybettiğinizi düşünün ve bunun için kırtasiyeye gidip yeni bir defter aldınız. Sonrasında eve geldiğinizde hiç beklemediğiniz bir yerde kaybetmiş olduğunuz defteri bulacaksınız çünkü Murphy kanunları işte böyle düşünüyor. Bir şeyi kaybettikten sonra onu bulmak için yenisini almanız gerektiğini iddia ediyor. Olmasını istediğiniz bir şey varsa bunu unutmanız gerektiğini de söylüyor çünkü bir şeyi ne kadar fazla isterseniz olma ihtimali de Murphy’e göre o kadar düşük oluyor. Problem çözüyorsanız Murphy’e göre sevinmemeniz gerekir çünkü çözdüğünüz bir problem sadece yeni bir problemin habercisidir.

Murphy kanunlarının genel olarak bu şekilde iç karartıcı olduğunu söyleyebiliriz. Örneğin piyangoda para kazanan bir kişinin ölümüne de kısa süre kaldığını düşünür. Bunun gibi birçok farklı kanunu bulunmaktadır. Fakat maddelere tek tek bakıldığı zaman aslında çok da yanlış olduğunu söyleyemeyiz. Masaya dokunma boyalı dediğimiz zaman insanın içinden acaba doğru söylüyor mu diye dokunası geliyor. Bu tür örnekleri çoğaltmak mümkündür. Bu kanunların tam tersi olarak da Yhprum Kanunu bulunmaktadır fakat bu kanun Murphy kanunları kadar popüler olmamıştır. Yhprum kanunlarını da bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir tarzı iyimser bakan insanlar benimsemektedir. Bu kanunlara göre de bir şeyin olma ihtimali varsa eninde sonunda olacaktır.